islam çok güzel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
islam çok güzel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mayıs 2015 Cumartesi

Allah Niye Böyle Yaptı Deme



Afifiddin ez-Zâhid hazretleri, Haçlı Ordularının Bağdat şehrine girdiği haberini almış. Gelen haberler içler acısı...

"Bağdat perişan, kırk gündür, kılıç altında. Binlerce müslüman katledilmiş... Hıristiyanlar, Mushafları, kelplerin boyunlarına asmışlar. Mescidler kiliseye çevrilmiş. İslam alimlerinin yazmış olduğu kitaplar, dicle nehrine atılmış. Öyle ki şu an Dicle nehrinde kitaplardan bir köprü mevcut..."

Afifiddin ez-Zahid hazretleri bu haberleri duyunca:

"Olamaz böyle şey. Ya Rabb Nasıl olur. İçlerinde hiç günahı olmayan küçük çocuklar da var." diye ilticada bulunmuş.

Gece rüyasında bir kitap görmüş. Sayfaları boş. Sayfalarını çevirirken sadece şu mısraların yazılı olduğunu farketmiş:

İtirazı terket. İş senin işin değil
Hüküm, feleklerin hareketinde de değil.

Allah niye böyle yaptı deme.
Engin denize dalan helak olur.



(Cevheratü't-Tevhid şerhi s. 107)

4 Haziran 2014 Çarşamba

Karınca İle Hz. Süleyman (a.s)



Bir gün Süleyman Peygamber (a.s) bir karıncaya bir yıllık yiyeceğinin miktarını sorar. Karınca da, "Bir buğday tanesi yerim" diye cevap verir. Cevabın doğru olup olmadığını kontrol etmek isteyen Süleyman Peygamber (a.s) karıncayı bir şişeye koyar. Yanına da bir buğday tanesi koyarak hava alacak şekilde şişeyi kapatır. Ondan sonra da bir yıl bekler. Müddeti dolunca şişeyi açtığında bir de bakar ki karınca buğday tanesinin yarısını yemiş, yarısını da bırakmıştır. Kendi kendine meraklanır. Acaba neden yemedi?
Bunun üzerine Hz. Süleyman (a.s) karıncaya buğday tanesini tamamen neden yemediğini sorar. Karınca da, "Daha önce benim yiyeceğimi yüce Allah (c.c) verirdi. Ben de O'na güvenerek bir buğday tanesini tamam olarak yerdim. Çünkü O beni asla unutmaz ve ihmal etmezdi. Fakat bu işi sen üzerine alınca doğrusu nihayet bu aciz bir insandır diye sana pek güvenemedim. Belki beni unutup yiyeceğimi ihmal edebilirsin. O yüzden de bir yıllık yiyeceğimin yarısını yiyerek, diğer yarısını da ertesi yıla bıraktım" diye cevap verdi. - Recebiyye -

Yüce Allah (c.c) cümlemizi kul kapısına baktırmaktan korusun, amin...

KAYNAK: Ermişlerden Osman Efendi, Seçme Dini Hikayeler, Seda Yayınları, İstanbul 2000, s. 60-61

3 Haziran 2014 Salı

Peygamberlik Seması


   PEYGEMBERLİK SEMASI
   Hz. Musa, miraçta Peygamber Efendimize (s.a.v.), "Ümmetimden öyle insanlar gelecek ki, benden evvel gelseydi peygamberlik semasında görürdünüz." sözünü hatırlatarak, "Ya Muhammed (sav), bu sözüne delil isterim" demiş.
    Efendimiz, İmam-ı Gazali Hazretlerini çağırmış, o ruhanîyeti ile temessül etmiş. Hz. Musa "Sen Kimsin?" diye sormuş. İmam-ı Gazali "Abdullah oğlu, Ahmet Oğlu" diyerek bütün seceresini saymış ve sonunda "Gazali" demiş. Hz. Musa: "Niçin bu kadar uzattın, baştan söyleseydin ya Gazali" deyince, İmam-ı Gazali: "Ya Musa, Allah (c.c.) Tûr dağında sana "O elindeki nedir?" diye sorunca, sen hemen "Asadır" demedin, "Ya Rabbi ben bunu şuralarda kullanırım, bu şundan yapılır" diye anlattıktan sonra "Bu asadır" dedin" demiş. Hz. Musa "Ben o zaman Rabbimle konuşuyordum, o konuşmayı uzatabilmek, o fırsatı değerlendirmek için öyle söyledim." diye cevap vermiş. İmam-ı Gazali: "Ya Musa, sen öyle bir fırsatı değerlendirmek için sözü uzatırsın da, ben Allah'ın ulül azm bir peygamberi ile konuşma şerefine ermişken hiç sözü kısa tutar mıyım?" deyince Hz. Musa, "Ya Muhammed, sözünde haklıymışsın." demiş.

* * *
   Allah, o büyükleri tanımaya, onlara karşı haddini bilmeye, onların yollarına ve yaptıkları hizmetlerde onlara yardıma insanımızı ve insanlığı muvaffak eylesin.

KAYNAK:
 AKAR, Mehmet; Mesel Denizi, Nil Yayınları, İstanbul 2001, s. 26-27

2 Haziran 2014 Pazartesi

Ey Nefsim

      


Bütün gün günahlar içindesin Allah-ü Teala bu halini görmüyor sanıyorsan kafirsin. Gördüğüne inanıyorsan, çok cüretkar ve hayasızsın ki, onun görmesine ve bilmesine ehemmiyet vermiyorsun. Hizmetçin sana itaat etmezse nasıl kızarsın. Allah-ü Teala’nın kızmayacağından nasıl emin oluyorsun ? Azabını hafif görüyorsun, parmağını aleve tut, yahut kızgın güneşin altında bir saat otur, yahut da hamam halvetinde fazlaca kalda zavallılığını, dayanamayacağını anla ! Yok eğer, dünyada yaptıklarına ceza vermeyecek sanıyorsan kur’an-ı kerime ve yüzyirmidört bin peygambere ( aleyhimüs-salavatü-vet-teslimat ) inanmamış oluyorsun ve hepsini yalancı yapmış oluyorsun. Allahü Teala Nisa suresinde : “günah işleyen cezasını çekecektir”. buyuruyor. O halde yazıklar olsun sana ey nefsim ! O kerimdir, rahimdir beni affeder diyorsan dünyada yüz binlerce kişiye niçin zahmet, açlık ve hastalık çektiriyor ve tarlasını ekmeyenlere mahsulünü vermiyor ? şehvetlerine kavuşmak için her hileye baş vuruyorsun da, o vakit niçin Allah kerimdir, rahimdir isteklerimi zahmetsiz bana gönderir demiyorsun ? o halde yazıklar olsun sana ey nefsim !